Ne kadar sıkı çalışırsan çalış, bir sene veya civarında İngilizcede uzmanlaşamazsın.
- However hard you may study, you can't master English in a year or so.
Orada yirmi civarında insan vardı.
- There were twenty or so people there.
Ben yaklaşık bir saat içerisinde döneceğim.
- I'll be back in an hour or so.
Bir sonraki randevumdan önce hâlâ yaklaşık bir saatim var.
- I still have an hour or so before my next appointment.
Son treni kaçırırsak ne yapacağız? Sabaha kadar bir internet kafede ya da başka bir yerde beklemeye ne dersin?
- What will we do if we miss the last train? How about waiting until morning at an internet café or somewhere else?
Bir güne kadar Boston'da kalmayı umuyorum.
- I expect to stay in Boston a day or so.
Bir pizza falan sipariş edebiliriz.
- We could order a pizza or something.
Öğle yemeğin için bir sandviç falan hazırlayacağım.
- I'll fix a sandwich or something for your lunch.
It was about half full or so.