English - Turkish
Definition of present participle of study in English Turkish dictionary
- studying
- {i} çalışma
Japonca çalışmaya başlayalı kırk yıl oldu.
-It is forty years since I began studying Japanese.
Tom müzik çalışmayı sever.
-Tom loves studying music.
- studying
- (Tiyatro) rol ezberleme
- studying
- çalışarak
Bütün günü Fransızca çalışarak geçirdim.
-I spent all day studying French.
Tom çalışarak çok zaman harcar.
-Tom spends a lot of time studying.
- studying
- {f} çalış
Tarih çalışmayı severim.
-I like studying history.
Ama sonra o Londra'da dilleri çalışan bir öğrenci olan Jane Wilde'a aşık oldu.
-But then he fell in love with Jane Wilde, a student studying languages in London.
Related Terms
English - English
Definition of present participle of study in English English dictionary
- studying
present participle of study
Hyphenation
pres·ent par·ti·ci·ple of stu·dyPronunciation
Resimler
History
Favorites