I felt quite relieved after I had said all I wanted to say.
- Söylemek istediğim her şeyi söyledikten sonra oldukça rahatlamış hissettim.
Tom was relieved to hear that.
- Tom onu duyduğuna rahatlamıştı.
I feel relaxed with him.
- Onunla rahatlamış hissediyorum.
Everyone looked relaxed.
- Herkes rahatlamış görünüyordu.