semblably

listen to the pronunciation of semblably
English - Turkish

Definition of semblably in English Turkish dictionary

apparently
görünüşte

Tom görünüşte otuz yaşlarında yakışıklı bir adam. - Tom is a handsome man, apparently in his thirties.

Tom kayıtları tahrif ettiği için görünüşte suçlu. - Tom is apparently guilty of falsifying records.

apparently
belli ki

Belli ki Tom Mary'den hoşlanmıyor. - Apparently, Tom doesn't like Mary.

Belli ki o adam bizi yanıltıyor. - The man is apparently deceiving us.

suitably
uygun şekilde

Ev uygun şekilde yalıtılmış. - The house is suitably isolated.

apparently
görünürde
apparently
görünen o ki

Tom, görünen o ki çok ikna ediciydi. - Tom was apparently very convincing.

apparently
anlaşıldığı kadar
apparently
görünüşe bakılırsa

Ben Tom'un Mary'ye ödediğini düşündüm ama görünüşe bakılırsa ben yanlışmışım. - I thought Tom had paid Mary, but apparently I was wrong.

Görünüşe bakılırsa Tom henüz kirasını ödemedi. - Tom has apparently not yet paid his rent.

apparently
görünür bir şekilde
apparently
görünüşe göre

Tom müzik söz konusu olduğunda, görünüşe göre bir tür dahidir. - Tom is apparently some kind of genius when it comes to music.

Tom görünüşe göre Mary'nin söylediğine inandı. - Tom apparently believed what Mary said.

suitably
uygunca
apparently
anlaşılan

Anlaşılan Mary beni sevmiyor. - Apparently, Mary doesn't like me.

Anlaşılan, toplantı Tom'un ofisinde olacak. - Apparently, the meeting will be in Tom's office.

English - English
In a similar way
suitably
apparently
{a} with resemblance or likeness
In like manner