sigaranın

listen to the pronunciation of sigaranın
Turkish - English
of cigarette
sigara
{i} cigarette

You must quit smoking cigarettes. - Sigarayı bırakmalısın.

Someone told me that every cigarette you smoke takes seven minutes away from your life. - Birisi bana içtiğin her sigara ömründen yedi dakika alır dedi.

sigaranın birini söndürmeden diğerini yakmak
chain smoke
sigara
{i} smoke

Someone told me that every cigarette you smoke takes seven minutes away from your life. - Birisi bana içtiğin her sigara ömründen yedi dakika alır dedi.

Her husband smokes like a chimney. - Eşi, bir baca gibi sigara içiyor.

sigara
cigarettes

You must quit smoking cigarettes. - Sigarayı bırakmalısın.

You must quit smoking cigarettes. - Sigara içmekten vazgeçmeliisin.

sigara
(Argo) cig

Someone told me that every cigarette you smoke takes seven minutes away from your life. - Birisi bana içtiğin her sigara ömründen yedi dakika alır dedi.

You must quit smoking cigarettes. - Sigarayı bırakmalısın.

sigara
(Argo) gasper
sigara
fag
Sigara
durry
Sigara
ciggie
sigara
cigaret

The amount of smoke that comes out of an electronic cigarette isn't bad at all. - Elektronik sigaradan çıkan duman miktarı hiç fena değil.

A lot of human deaths are caused by smoking cigarettes. - İnsan ölümlerinin çoğuna, sigara dumanı neden olmuştur.

sigara
cigarette, cigaret, fag
sigara
be fagged out
Turkish - Turkish

Definition of sigaranın in Turkish Turkish dictionary

sigara
İnce kâğıda, kıyılmış tütün sarılarak hazırlanan, silindir biçiminde, ağızdan dumanı çekilen nesne
sigara
İnce kâğıda, kıyılmış tütün sarılarak hazırlanan, silindir biçiminde, ağızdan dumanı çekilen nesne: "İhtiyar diplomat sigara üstüne sigara yakıyordu."- Ö. Seyfettin