English - Turkish
Definition of the act of excusing a mistake or offense in English Turkish dictionary
- forgiveness
- {i} affetme
Neden onun affetmesini istemiyorsun?
-Why can't you ask her for forgiveness?
Ben gençken bir bisiklet için dua ederdim. Sonra Allah'ın bu şekilde çalışmadığını fark ettim. Bu yüzden bir bisiklet çaldım ve affetmesi için dua ettim.
-When I was young I used to pray for a bike. Then I realized that God doesn't work that way. So I stole a bike and prayed for forgiveness.
- forgiveness
- af
- pardon
- pardon
- forgiveness
- {i} bağışlayıcılık
- pardon
- aman
- forgiveness
- bağışlama
- forgiveness
- geçirim
- forgiveness
- bağışlanma
Tom bağışlanma için Mary'ye yalvardı.
-Tom begged Mary for forgiveness.
- pardon
- geçirmek
- pardon
- bağışlama
- the act of
- eyleminin
- forgiveness
- bağışlama/bağışlanma
- pardon
- {f} hayatını bağışlamak
- pardon
- nasıl
Afedersiniz ,Downing sokağına burdan nasıl ulaşırım?
-Pardon me, how do I get to Downing Street from here?
- pardon
- suçunu bağışlamak
- pardon
- Katolik kilisesinde günahların affını satmaya yetkili ol
- pardon
- af suçunu bağışlama
Related Terms
English - English
Definition of the act of excusing a mistake or offense in English English dictionary
- pardon
- forgiveness
the act of excusing a mistake or offense
Hyphenation
the act of ex·cus·ing a mis·take or of·fenseTurkish pronunciation
dhi äkt ıv îkskyuzîng ı mîsteyk ır ıfensPronunciation
/ᴛʜē ˈakt əv əkˈskyo͞ozəɴɢ ə məˈstāk ər əˈfens/ /ðiː ˈækt əv ɪkˈskjuːzɪŋ ə mɪˈsteɪk ɜr əˈfɛns/
Resimler
History
Favorites