English - Turkish
Definition of to corrode, eat in English Turkish dictionary
- yemek
- to eat
- yemek yemek
Tom otelin arkasındaki küçük restoranda yemek yemek istedi.
-Tom wanted to eat at the small restaurant behind the hotel.
Tom yemek yemek için dışarı çıkmamızı önerdi.
-Tom suggested that we go out to eat.
- to eat
- {k} tıkınmak
- to eat
- yenilir
- to eat
- yemek yedirmek
- to eat
- yemekte
Anne babam eve gelene kadar yemek yemekten kaçındım.
-I refused to eat until my parents came home.
Ne çikolatası yemekten hoşlanırsın?
-What chocolate do you like to eat?
- to eat
- yedmek
Related Terms
to corrode, eat
Pronunciation
Resimler
History
Favorites