English - Turkish
Definition of to enter or inscribe in a docket, or list of causes for trial in English Turkish dictionary
- docket
- özetlemek
- docket
- listeye kaydetmek
- docket
- yaftalamak
- docket
- etiket
- docket
- gümrük makbuzu
- docket
- {f} bekleyen davalar listesine kaydetmek
- docket
- {f} özet olarak deftere geçirmek
- docket
- on the docket yapılacak işler listesinde
- docket
- {i} duruşma listesi
- docket
- yapılacak işler listesi
- docket
- {i} iş listesi
- docket
- karar defteri
- docket
- etiket yapıştırmak
- docket
- {i} adres etiketi
- docket
- özet
- docket
- bekleyen davalar listesi
- docket
- (isim) iş listesi, duruşma listesi; gündem; etiket, adres etiketi; gümrük makbuzu
- docket
- (fiil) listeye kaydetmek, bekleyen davalar listesine kaydetmek, özet olarak deftere geçirmek; etiketlemek
- docket
- hulasa etmek
Related Terms
English - English
Definition of to enter or inscribe in a docket, or list of causes for trial in English English dictionary
- docket
to enter or inscribe in a docket, or list of causes for trial
Hyphenation
to en·ter or in·scribe in a docket, or list of causes for tri·alPronunciation
Resimler
History
Favorites