English - Turkish
Definition of to receive money for working in English Turkish dictionary
- earn
- kazanmak
Onlar para kazanmak istiyorlardı.
-They wanted to earn money.
Haksız kazançlar kısa ömürlüdür.Gerçek para yapmanın tek yolu her kuruşu kazanmaktır.
-Ill-gotten gains are short-lived. The only way to make real money is to earn every penny.
- earn
- {f} para kazanmak
Onlar para kazanmak istiyorlardı.
-They wanted to earn money.
Ne kadar para kazanmak istersin?
-How much money do you want to earn?
- earn
- edinmek
- earn
- kazandır/kazan
- earn
- kazan
Sen bizimle Beyaz Saray'a kadar gelecek yeni köpek yavrusu kazandın.
-And you have earned the new puppy that's coming with us … to the White House.
Ebeveynlerinin görüşü onun kazancını aptal bir kıza harcadığı idi!
-His parents' view was that he was wasting his earnings on a silly girl.
- earn
- {f} kazanmak; kazandırmak
- earn
- doğrultmak
- earn
- para kazandırmak
- earn
- kazanç elde etmek
- earn
- (Ticaret) (para) kazanmak
- earn
- {f} hak etmek
Related Terms
English - English
Definition of to receive money for working in English English dictionary
- earn
to receive money for working
Hyphenation
to re·ceive mon·ey for work·ingTurkish pronunciation
tı risiv mʌni fôr wırkîngPronunciation
/tə rēˈsēv ˈmənē ˈfôr ˈwərkəɴɢ/ /tə riːˈsiːv ˈmʌniː ˈfɔːr ˈwɜrkɪŋ/
Resimler
History
Favorites