English - Turkish
Definition of two times, double, over again, once in English Turkish dictionary
- twice
- iki kere
O iki kere düşünmezdi.
-He wouldn't have thought twice.
İki kere ölç, bir kere kes.
-Measure twice, cut once!
- twice
- iki katı
Erkek kardeşim benim yediğimin iki katı kadar yemek yiyor.
-My brother eats twice as much as I do.
Gelirin, benimkinin yaklaşık iki katı kadar büyük.
-Your income is about twice as large as mine is.
- twice
- iki kez
Dişlerini günde en az iki kez fırçala.
-Brush your teeth twice a day at least.
Ben iki kez Mt. Fuji'ye tırmandım.
-I've climbed Mt. Fuji twice.
- twice
- iki defa
İki defa aynı hatayı yaptı.
-He has made the same mistake twice.
Yıldız Savaşlarını iki defa izledim.
-I have seen Star Wars twice.
- twice
- köhne
- twice
- çok söylenmiş
- twice
- twice iki defa söylenmiş
- twice
- eskimiş
- twice
- iki kat, iki misli
Related Terms
English - English
Definition of two times, double, over again, once in English English dictionary
- {a} twice
two times, double, over again, once
Pronunciation
Resimler
History
Favorites