Sakıncası yoksa birazdan buraya gelin.
- Please come here soon if you don't mind.
Birazdan yemek yiyeceğiz.
- We'll be eating soon.
O saat beşten hemen sonra geri döndü.
- She came back soon after five o'clock.
O, üniversiteden mezun olduktan hemen sonra evlendi.
- She got married soon after her graduation from the college.
Üzgünüm sana daha erken yazamadım.
- I'm sorry I couldn't write to you sooner.
Onu ne kadar erken yaparsan, o kadar iyi.
- The sooner you do it, the better it is.
Az sonra çay hazırdı.
- Soon, the tea was ready.
Az sonra Berlin'e uçuş rezervasyonumu yaptırmayı planlıyorum.
- I am planning to book my flights to Berlin soon after.
Yakın zamanda eve gitmeyi planlıyor musun?
- Do you plan on going home anytime soon?
Bu yakın zamanda olacakmış gibi görünmüyor.
- It doesn't look as if that's going to happen any time soon.
Babam yakında kırk yaşında olacak.
- My father will soon be forty years old.
Sanırım yakında tüm işleri bitirmiş olacaksınız.
- I think you will have done all the work soon.