yönet

listen to the pronunciation of yönet
Turkish - English
manage

The owners appointed him manager. - Sahipler, onu yönetici olarak atadılar.

His wife knows how to manage him when he gets angry. - O kızgın olduğunda karısı onu nasıl yöneteceğini bilir.

{f} governing

Inertia is an important governing law. - Atalet önemli bir yönetim yasasıdır.

{f} mastermind

Tom masterminded his father's death. - Tom babasının ölümünü yönetiyor.

{f} conduct

He conducts his business very well. - O işini çok iyi yönetir.

A conductor directs an orchestra. - Bir orkestra şefi bir orkestrayı yönetir.

{f} rule

The ruler was overthrown and banished from the country. - Yönetici devrildi ve ülkeden sürüldü.

It is love that rules the world. - Dünyayı yöneten aşktır.

administrate
{f} ruling

Fight back against the oppression of the ruling elite. - Yöneten seçkinlerin zulmüne karşı direnin.

administer

The priest administered Extreme Unction. - Rahip kutsal yağ sürme ayinini yönetti.

The mayor administers the affairs of the city. - Belediye başkanı kent işlerini yönetir.

govern

India was governed by Great Britain for many years. - Hindistan uzun yıllardır Birleşik Krallık tarafından yönetildi.

The austerity measures that many city governments have implemented are hugely unpopular. - Pek çok kent yöneticilerinin uyguladığı kemer sıkma politikası son derece sevimsizdir.

{f} managing

How are other people managing? - Diğer insanlar nasıl yönetiyor?

How are you managing it? - Onu nasıl yönetiyorsun?

regiment
direct

Anime director Satoshi Kon died of pancreatic cancer on August 24, 2010, shortly before his 47th birthday. - Anime yönetmeni Satoshi Kon, kırk yedinci doğum gününden kısa süre önce 24 Ağustos 2010 tarihinde pankreas kanserinden öldü.

We've flattered the director's vanity. - Biz yöneticinin kibrini pohpohladık.

captain
directed

The policewoman directed traffic. - Kadın polis trafiği yönetti.

The pigs did not actually work, but directed and supervised the others. - Aslında domuzlar çalışmadı fakat diğerlerini yönetti ve denetledi.

böl ve yönet
(Hukuk) divide and rule
otomatik yönet
(Bilgisayar) auto manage
profil yönet
(Bilgisayar) manage profiles