frequently; many times; not seldom

listen to the pronunciation of frequently; many times; not seldom
İngilizce - Türkçe

frequently; many times; not seldom teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

often
sık sık

Sık sık Londra'ya giderim. - I often go to London.

Okuldan sonra sık sık tenis oynarım. - I often play tennis after school.

often
sıkça

Bugünlerde sıkça bir enerji krizinden bahsediliyor. - We often hear about an energy crisis these days.

Her ne kadar sıkça eş anlamlı olarak kullanılsalar da; kibir ve gurur farklı şeylerdir. - Vanity and pride are different things, though the words are often used synonymously.

often
çoğunlukla

Benim kendi deneyimlerinden, hastalık çoğunlukla uykusuzluktan kaynaklanıyor. - From my own experience, illness often comes from sleeplessness.

Alçak gönüllülük çoğunlukla kibirden daha çok yükseltir. - Humility often gains more than pride.

often
çoğu

Peynir çoğu kez bir fareyi bir tuzağa cezbeder. - Cheese often lures a mouse into a trap.

Ben bir çocukken çoğu zaman denizde yüzmeye gittim. - When I was a child, I often went swimming in the sea.

often
çoğu kez

Zenginler çoğu kez pintidirler. - The rich are often misers.

Çoğu kez onun zorbalık yaptığını gördüm. - I've often seen him bullied.

often
çok kez
often
çok defa
often
çok kere
İngilizce - İngilizce
often