high efficiency red

listen to the pronunciation of high efficiency red
İngilizce - Türkçe

high efficiency red teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

her
ona

O, ona nerede yaşadığını sordu. - He asked her where she lived.

Muhabir: Ona bir kedi yavrusu aldınız mı? - Reporter: Did you buy her a kitten?

her
kendine

Jane'nin hayali kendine yaşlı ve zengin bir sevgili bulmaktı. - Jane's dream was to find herself a sugar daddy.

Emi kendine yeni bir elbise ısmarladı. - Emi ordered herself a new dress.

her
onu

Onunla kahve dükkanında buluşmaya söz verdi. - She promised to meet her at the coffee shop.

Onu sevip sevmediğini bilmiyorum. - I don't know whether you like her or not.

her
dişil onun
her
onun

Onun görünümünü çekici bulurum. - I find her appearance attractive.

Onun elleri buz kadar soğuktu. - Her hands were as cold as ice.

her
{z} dişil onu; ona; ondan; onun: He loves her. Onu seviyor. He looked at her. Ona baktı. They hated her. Ondan nefret ettiler. It pleased
her
kendisi

Yeni bir araba satın alması için babasına baskı yaptığında Catherine'nin bir art niyeti vardı; O, arabayı kendisinin sürebileceğini umuyordu. - Catherine had an ulterior motive when she urged her father to buy a new car. She hoped that she'd be able to drive it herself.

Ben, o kızın kendisine yeni bir görünüm vermek için saçını kestiğini düşünüyorum. - I think that girl cut her hair to give herself a new look.

her
ondan

O ondan daha akıllıdır. - He's smarter than her.

Bu eski madeni paraları ondan aldım. - I got these old coins from her.

her
dişil onu
her
(dişil) onu
her
o
İngilizce - İngilizce
her
high efficiency red

    Heceleme

    high ef·fi·cien·cy Red

    Türkçe nasıl söylenir

    hay îfîşınsi red

    Telaffuz

    /ˈhī əˈfəsʜənsē ˈred/ /ˈhaɪ ɪˈfɪʃənsiː ˈrɛd/