The people were in a line to get the signature of the president.
- İnsanlar, Devlet Başkanı'nın imzasını almak için sıraya girdiler.
I need your signature here.
- Şurayı imzalamanızı rica ediyorum.
We were tied to our decision because we signed the contract.
- Sözleşme imzaladığımız için kararımıza bağlıydık.
The two sides signed a peace treaty.
- Iki taraf bir barış antlaşması imzaladı.
Tom is signing documents.
- Tom belgeleri imzalıyor.
Tom was signing autographs in front of the theater.
- Tom tiyatronun önünde kendi el yazısıyla imza atıyordu.
Please sign your name here.
- Lütfen burayı imzalayın.
All you have to do is sign this paper.
- Yapmanız gereken her şey bu evrakı imzalamaktır.
I'm going to ask him for an autograph. Do you have anything to write with?
- Onun bir imzasını isteyeceğim. Yazmak için bir şeyin var mı?
Could I have your autograph on this book?
- Bu kitap üzerinde imzanızı alabilir miyim?