in-general teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- genel olarak
Genel olarak, Japonlar çalışkandır.
- In general, Japanese are hardworking.
Genel olarak, doktorlar ve hastaları arasındaki iletişim tıbbi tedavinin en önemli kısmıdır.
- In general, communication between doctors and their patients is the most important part of medical treatment.
- generally
- genelde
O teori genelde kabul edilmez.
- That theory isn't generally accepted.
Genelde, İngiltere'de iklim yumuşaktır.
- Generally speaking, the climate in England is mild.
- generally
- genellikle
Bir yemekten sonra, biz genellikle çay içeriz.
- We generally drink tea after a meal.
Ben genellikle okula yürürüm.
- I generally walk to school.
- in general
- genelde
Bence bu çok tehlikeli ve genelde kötü bir fikir.
- I think this is very dangerous, and in general, a bad idea.
Genelde, Susie hoş bir öğrencidir.
- In general, Susie is a nice student.
- generally
- genel olarak
Genel olarak söylemek gerekirse, oğlanlar kızlardan daha hızlı koşabilirler.
- Generally speaking, boys can run faster than girls.
Genel olarak, kadınlar erkeklerden yaklaşık on yıl daha uzun yaşarlar.
- Generally speaking, women live longer than men by almost ten years.
- in general
- genellikle
Genellikle insanlar tüketim vergisine karşıdırlar.
- In general, people were against the consumption tax.
Küçük kızlar genellikle oyuncak bebeklere bayılır.
- Little girls in general are fond of dolls.
- generally
- ana hatlarıyla
- generally
- alelumum
- generally
- çoğunluk tarafından
- generally
- ekseriya
- generally
- z. genellikle
- in general
- (Kanun) umumi olarak
- generally
- ayrıntısız
- generally
- çoğunlukla
