more than one indeterminate thing

listen to the pronunciation of more than one indeterminate thing
İngilizce - Türkçe

more than one indeterminate thing teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

various
çeşitli

Çeşitli Türk restoranlarında, şiş kebap ana yemektir. - In various Turkish restaurants, shishkabob is the main food.

Çeşitli şeyler hakkında konuştuk. - We talked about various things.

various
{s} çeşitli, türlü, muhtelif: for various reasons çeşitli nedenlerden dolayı
various
ayrışık
more than one
birçok defa
various
birçok

Acıya katlanmanın birçok yolu var. - There are various ways of enduring the pain.

Japonya yurtdışından birçok önemli ham madde ithal eder. - Japan imports various raw materials from abroad.

various
çok sayıda
various
türlü türlü
various
değişik

Değişik bilgiler topladı. - He collected various information.

O kasede değişik türde şekerleme var. - There are various kinds of candy in that bowl.

more than one
birden fazla

Tom daha önce Mary'yi John'la birlikte birden fazla ortamda görmüştü ve sonunda onların birbirlerini gördüklerini anladı. - Tom had seen Mary with John on more than one occasion before and finally figured out that they were seeing each other.

Birden fazla sorunumuz var gibi görünüyor. - It seems we have more than one problem.

various
{s} çeşit çeşit
various
{s} türlü
various
ayrı

Ayrıca çeşitli konular hakkında konuşmakla çok fazla zaman kaybedeceğiz. - Besides, we will lose too much time to talk about the various topics.

Diplomatlara çeşitli ayrıcalıklar tanınır. - Diplomats are allowed various privileges.

various
variousness farklılık
various
variouslyfarklı olarak
various
çeşitlilik
İngilizce - İngilizce
various

You have broken various of the rules.

more than one indeterminate thing

    Heceleme

    more than one in·de·ter·mi·nate thing

    Türkçe nasıl söylenir

    môr dhın hwʌn îndîtırmînît thîng

    Telaffuz

    /ˈmôr ᴛʜən ˈhwən ˌəndəˈtərmənət ˈᴛʜəɴɢ/ /ˈmɔːr ðən ˈhwʌn ˌɪndɪˈtɜrmɪnɪt ˈθɪŋ/