one's relatives especially one's parents

listen to the pronunciation of one's relatives especially one's parents
İngilizce - Türkçe

one's relatives especially one's parents teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

folk
{i} halk

Halk müziğinden hoşlanırdım. - I used to like folk music.

1960'larda halk müziği çok popülerdi. - In the 1960s, folk music was very popular.

folk
folklor

O, okullarda kullanım için bir Japon folklor antolojisi derledi. - He compiled a Japanese folklore anthology for use in schools.

Bu akademik bildiride, Almanya ve Hollanda folklorlarını karşılaştırıyorum. - In this paper, I compare the folklores of Germany and Holland.

folk
{i} ahali
folk
{i} millet

Benim millet bana onun hakkında hikayeler anlatırdı. - My folks used to tell me stories about that.

Burada görülecek hiçbir şey yok, millet. Devam edin. - Nothing to see here, folks. Move along.

folk
aile
folk
{i} insanlar

Bu insanlara bazı içecekler alın. - Get these folks some drinks.

Siz insanlarla çalışmak bir zevkti. - It was a pleasure working with you folks.

folk
folklore halkın malı olan gelenek
folk
(sıfat) halk
folk
{i} halk müziği

Halk müziğinden hoşlanırdım. - I used to like folk music.

Tom halk müziği ile çok ilgileniyor. - Tom is very interested in folk music.

folk
ana baba
folk
inanç
folk
folk
folk
dili akraba
folk
halkbilg
folk
âdet
folk
folk dance halk oyunu
folk
(isim) halk, ahali, insanlar, millet, ırk, halk müziği
folk
atasözü ve masallar
İngilizce - İngilizce
folk
one's relatives especially one's parents

    Heceleme

    one's relatives es·pe·cial·ly one's parents

    Türkçe nasıl söylenir

    wʌnz relıtîvz ıspeşli wʌnz perınts

    Telaffuz

    /ˈwənz ˈrelətəvz əˈspesʜlē ˈwənz ˈperənts/ /ˈwʌnz ˈrɛlətɪvz əˈspɛʃliː ˈwʌnz ˈpɛrənts/