To me, computer programming is an interesting endeavor.
- Bana göre, bilgisayar programlamak ilginç bir çabadır.
It took me several hours to program it.
- Onu programlamak birkaç saatimi aldı.
It took me several hours to program it.
- Onu programlamak birkaç saatimi aldı.
I like news programs on TV.
- Televizyonda haber programlarını severim.
I can write programs in Visual Basic.
- Visual Basic ile programlar yazabiliyorum.
I've started Android programming.
- Android programlamaya başladım.
Tom is pretty good at computer programming.
- Tom bilgisayar programlamada oldukça iyidir.
Schedules are difficult to coordinate.
- Programları koordine etmek zordur.
He is forgetful sometimes so never forget to remind him about the schedules.
- O bazen unutkan olduğu için ona programları hatırlatmayı unutma.
The way to protect yourself and your family from being adversely affected by television is to be more selective of the programmes you watch.
- Kendinizi ve ailenizi televizyonun ters etkilerinden korumanın yolu, izlediğiniz programlar için daha seçici olmaktır.
She programmed her computer.
- O, bilgisayarını programladı.
PHP is a web programming language.
- PHP bir web programlama dilidir.
I've started Android programming.
- Android programlamaya başladım.