If you want to become my friend, then also become the friend of my friend.
- Arkadaşım olmak istiyorsan, öyleyse arkadaşımın arkadaşı da olursun.
If God doesn't exist in our world, then I will create God with my own hands.
- Tanrı dünyamızda yoksa, öyleyse Tanrı'yı kendi ellerimle yaratacağım.
Oh yes, you're right. Well, it's the way you shop that's tight-fisted then.
- Oh evet,haklısın.Pekala,bu senin ekonomik olan alışveriş şeklin öyleyse.
Well, if you didn't do it, then who did?
- Pekala, bunu sen yapmadıysan, öyleyse kim yaptı?
Beautiful women die young - or so the saying goes. If so then my wife is going to live a long life.
- Güzel kadınlar genç ölür- ya da öylesine demişler. Eğer öyleyse benim karım uzun bir hayat yaşayacak.
If something is an apple, then it's either red or green, or possibly both.
- Eğer bir şey bir elmaysa, öyleyse o ya kırmızıdır ya da yeşildir ya da muhtemelen her ikisi.
He is not such a fool but he can understand it.
- O, öyle bir aptal değil fakat onu anlayabilir.
You do such a thing once too often and get punished.
- Öylesine bir şeyi bir kez çok sık yaparsın ve cezalandırılırsın.
If you are a student, behave as such.
- Eğer bir öğrenci isen, öyle davran.
If you act like a child, you will be treated as such.
- Bir çocuk gibi davranırsan öyle davranılırsın.
While I understand what you are saying, I cannot do accordingly.
- Söylediklerini anlamama karşın, öyle yapamıyorum.
Never have I heard anyone say a thing like that.
- Herhangi birinin öyle bir şey söylediğini asla duymadım.
I never heard anything like that.
- Ben asla öyle bir şey duymadım.
Tell me precisely why you think so.
- Neden öyle düşündüğünü bana tam olarak söyle.
Mm-hm. I think so too.
- Mm- hm. Ben de öyle düşünüyorum.
At your age, I would think so, too.
- Senin yaşında ben de öyle düşünürdüm.
Our car is rather old, but so is theirs.
- Arabamız oldukça eski ama onlarınki de öyle.
I would rather die than do such an unfair thing.
- Öylesine haksız bir şey yapmaktansa ölmeyi tercih ederim.