Tom şirkette benim dostumdur.
- Tom is my ally at the company.
Mary başarılı olmasına yardım etmek için bir dost istiyor.
- Mary wants an ally to help her succeed.
Almanya bir zamanlar İtalya'nın müttefikiydi.
- Germany was once an ally of Italy.
Bir düşmanın bir düşmanı mutlaka bir müttefik değildir.
- An enemy of an enemy is not necessarily an ally.
Müttefik askeri liderler Japon planını yenmek için bir yol buldu.
- Allied military leaders found a way to defeat the Japanese plan.
Savaş Müttefik Devletler için zaferle sona erdi.
- The war ended in victory for the Allied Powers.
Müttefikler hiç boşa zaman harcamadı.
- The Allies wasted no time.
Onlar müttefikleri destekledi.
- They supported the Allies.