connecting a subordinate clause indicating purpose

listen to the pronunciation of connecting a subordinate clause indicating purpose
Английский Язык - Турецкий язык

Определение connecting a subordinate clause indicating purpose в Английский Язык Турецкий язык словарь

that
o
that
bağlaç ki
that
{z} (çoğ. those)
that
bu kadar

Ver onu. Sahip olduğunun hepsi bu kadar mı? - Hand it over. That's all you've got?

Bugünlük bu kadar yeter. - That's enough for today!

that
(sıfat) öteki
that
Keşke

Keşke o zaman bütün hikayeyi bana anlatsaydın! - If only you had told me the whole story at that time!

Keşke Tom daha iyi bir Fransızca konuşanı olabilse. - Tom wishes that he could be a better French speaker.

that
için

Şu gömlek için sadece on dolar ödedi. - He only paid ten dollars for that shirt.

Bu, bir kişi için küçük bir adımdır ama insanlık için dev bir sıçramadır. - That's one small step for man, one giant leap for mankind.

that
in that mademki
that
diye

Ek olarak yaşlılar birbirleriyle sosyalleşebilsin ve Amerikan hayatının aktif üyeleri olarak kalabilsinler diye birçok topluluk kurulmuştur. - In addition many groups have been formed so that the elderly can socialize with one another and remain active participants in American life.

Ailesinin dengeli bir diyet yaptığından emin. - She makes sure that her family eats a balanced diet.

that
-dığı
that
adl.şu
that
o kadar

Ekvatora yakın dar bir bölgede bulunan, tropik yağmur ormanları o kadar hızlı yok oluyorlar ki 2000 yılına kadar onların % 80 yok olabilir. - The tropical rainforests, located in a narrow region near the equator, are disappearing so fast that by the year 2000 eighty percent of them may be gone.

Bu şarkı o kadar acıklı ki gözlerimi yaşarttı. - This song is so moving that it brings tears to my eyes.

that
ki o

Erkek kardeşim okumaya öylesine dalmıştı ki odaya girdiğimde beni farketmedi. - My brother was so absorbed in reading that he did not notice me when I entered the room.

Ne yazık ki o yatakta hastaydı. - I regret to say that he is ill in bed.

that
öylesine

Linda'nın hayal kırıklığı öylesine fazlaydı ki gözyaşlarına boğuldu. - Such was Linda's disappointment that she burst into tears.

Erkek kardeşim okumaya öylesine dalmıştı ki odaya girdiğimde beni farketmedi. - My brother was so absorbed in reading that he did not notice me when I entered the room.

that
-diği(ni)
that
ki
that
-en
that
-diği
Английский Язык - Английский Язык
that

He must die that others might live.

connecting a subordinate clause indicating purpose

    Расстановка переносов

    connecting a sub·or·di·nate clause in·di·cat·ing pur·pose

    Турецкое произношение

    kınektîng ı sıbôrdınıt klôz îndıkeytîng pırpıs

    Произношение

    /kəˈnektəɴɢ ə səˈbôrdənət ˈklôz ˈəndəˌkātəɴɢ ˈpərpəs/ /kəˈnɛktɪŋ ə səˈbɔːrdənət ˈklɔːz ˈɪndəˌkeɪtɪŋ ˈpɜrpəs/
Избранное