Filmler büyük bir eğlence.
- Movies are a great diversion.
Piyano çalma onun gözde eğlencesidir.
- Playing the piano is her favorite pastime.
Kart oynamak popüler bir eğlencedir.
- Playing cards is a popular pastime.
Kartpostal oynamak bir hobidir.
- Playing cards is a pastime.
Benim hobim okumaktır.
- My pastime is reading.
Tüplü dalgıçlar suyun altında altın paralar, antik kalıntılar, soyu tükenmiş hayvanların kalıntıları dahil birçok ilginç şeyler buldu.
- Scuba divers have found many interesting things under water including gold coins, ancient ruins, and fossils of extinct animals.
Dalgıçlar Florida sahili açıklarında binlerce İspanyol altın sikkesi buldu.
- Divers have found hundreds of Spanish gold coins off the coast of Florida.
Tüplü dalgıçlar suyun altında altın paralar, antik kalıntılar, soyu tükenmiş hayvanların kalıntıları dahil birçok ilginç şeyler buldu.
- Scuba divers have found many interesting things under water including gold coins, ancient ruins, and fossils of extinct animals.
Dalgıçlar deniz yatağında bir enkaz buldu.
- The divers found a wreck on the sea-bed.
Küreselleşme dil çeşitliliğini yok ediyor.
- Globalization destroys the diversity of languages.
Gezegenimizdeki canlıların çeşitliliğine hayranım.
- I just admire the diversity of life on our planet.
Bence Tatoeba hoş ve eğitici bir uğraştır.
- In my opinion, Tatoeba is a pleasant and instructive pastime.
En sevdiğin meşgaleler nelerdir?
- What are your favorite pastimes?
Shortly after this I had to go out of town. Divers sound sportsmen had invited me to pay visits to their country places, and it wasn't for several months that I settled down in the city again.