Tom bana bir sihirbazlık numarası gösterdi.
- Tom showed me a magic trick.
Sihirbazlık, batıl itikadı paraya çevirme sanatıdır.
- Magic is the art of changing superstition into money.
Her lamba büyülü değildir.
- Not every lamp is magic.
Japon folklöründe, bakenekolar büyülü güçleri olan kedilerdir.
- In Japanese folklore, bakeneko are cats with magical powers.
Bir sihirbaz olmak istiyorum.
- I want to be a magician.
Keşke sihir kullanabilsem.
- I wish I could use magic.
Her lamba büyülü değildir.
- Not every lamp is magic.
Japon folklöründe, bakenekolar büyülü güçleri olan kedilerdir.
- In Japanese folklore, bakeneko are cats with magical powers.
Tom sihirli bir numara yaptı.
- Tom performed a magic trick.
Çocuk bir sürü sihirli numaralar biliyor.
- The boy knows many magic tricks.
a magic wand; a magic dragon.