ilk bakışta

listen to the pronunciation of ilk bakışta
Турецкий язык - Английский Язык
at first glance

The two buses resemble each other at first glance. - İlk bakışta bu iki otobüs birbirine benziyor.

Now I see that I misunderstood the sentence at first glance. - Şimdi görüyorum ki, ilk bakışta cümleyi yanlış anlamışım.

at first sight

We have more in common than can be seen at first sight. - İlk bakışta görülebilenden daha çok ortak yönümüz var.

Our peoples have more in common than can be seen at first sight. - Bizim halkların ilk bakışta görülebilenden daha çok ortak yönleri var.

(Hukuk) prima facie
at first blush
at first view
on first sight
at first appearance
ilk bakışta aşk
Love at the first sight
ilk bakışta olan
prima facie
ilk bakışta tanıma
recognition at a glance
ilk bakışta
Избранное