Really? I had locked it up before I went out.
- Gerçekten mi? Ben gitmeden önce onu kilitlemiştim.
Tom found the office door locked.
- Tom ofis kapısını kilitli buldu.
The locking mechanism has jammed.
- Kilitleme mekanizması sıkıştı.
Why are you locking the door?
- Neden kapıyı kilitliyorsun?
Tom was afraid that they'd lock him up and throw away the key.
- Tom onların onu kilitlemelerinden ve anahtarı atmalarından korkuyordu.
Tom locked his keys in his car.
- Tom arabasındaki anahtarları kilitledi.