Английский Язык - Турецкий язык
Определение prediction в Английский Язык Турецкий язык словарь
- tahmin
Tom'un tahminlerinin hepsi gerçekleşti.
-All of Tom's predictions came true.
Onun tahmini gerçekleşebilir.
-His prediction might come true.
- öngörü
Onun öngörüsü gerçekleşti.
-His prediction has come true.
Sizin öngörüleriniz neler?
-What are your predictions?
- {i} kehanet
Ne garip, onun kehaneti gerçekleşti.
-Strange to say, his prediction has come true.
Onun kehanetleri gerçek oldu.
-Her predictions have come true.
- öndeyi
- kehanette bulunmak
- kestirim
- önceden haber verme
- ÖNCEDEN HESAPLAMA: Hareket halindeki bir hedefin belirli bir anda bulunacağı yeri tayin
- (Dilbilim) kestirme
- (Ticaret) geleceğe yönelik tahmin
- (Politika, Siyaset) beklenti
- öngörme
- kestiri
- predict
- öngörmek
- prediction correction method
- (Bilgisayar,Teknik) öngörme düzeltme yöntemi
- prediction error
- (Bilgisayar,Teknik) öngörü hatası
- prediction signal
- (Bilgisayar,Teknik) öngörü sinyali
- prediction of
- tahmin
- prediction correction method
- ongorme duzeltme yontemi
- prediction interval
- tahmin aralığı
- prediction mechanism
- (Askeri) ÖNCEDEN HESAPLAMA TERTİBATI: Hareket halindeki bir hedefin ilerde bulunacağı muhtemel mevkii, belirli bir noktaya nazaran istikamet ve yükseliş bakımından tespite yarayan ve bir ortalama maksadıyla birlikte kullanılan alet. Buna "predictor" de denir
- prediction mechanism
- (Askeri) önceden hesaplama tertibatı
- prediction of behaviours
- davranış tahmini
- prediction of earthquake
- (Askeri) depremi haber verme
- prediction of earthquake
- depremi önceden tahmin
- prediction of exerting force
- (Askeri) oluşacak kuvveti tahmin etme
- prediction position
- (Askeri) gelecek mevkii
- prediction scale
- (Askeri) önceden hesaplama ölçeği
- prediction scale
- (Askeri) ÖNCEDEN HESAPLAMA ISKALASI: Hareket halindeki bir hedefin gerçek hızını ölçmede kullanılan, sıhhatli bir şekilde taksimatlandırılmış ıskala veya cetvel. Bu ıskala; top ateş ettiği zaman hedefin bulunacağı noktayı noktalama masasında kestirmek için bir ileri mesafe kestirme cetveli (set forward rule) veya ileri mesafe kestirme planı (set forward chart) ile birlikte kullanılır
- prediction signal
- ongoru sinyali
- preburst fallout prediction
- (Askeri) İNFİLAK ÖNCESİ SERPİNTİ HESAPLAMASI: İnfilaktan sonra meydana gelmesi muhtemel serpintinin, infilaktan önce hesaplanması işlemi
- prestrike fallout prediction
- (Askeri) TAARRUZ ÖNCESİ SERPİNTİ HESABI
- predict
- tahmin etmek
Depremi önceden tahmin etmek gerçekten mümkün mü?
-Is it really possible to predict an earthquake?
Havanın yarın nasıl olacağını tahmin etmek zor.
-It's hard to predict what the weather will be like tomorrow.
- predict
- (İnşaat) kestirmek
- predict
- {f} önceden haber vermek
- predict
- tahmin et
Tom sonuçları tahmin etmeye çalıştı.
-Tom attempted to predict the results.
Olaylar tam onun tahmin ettiği gibi meydana geldi.
-The events unfolded just as she predicted.
- predict
- kehanette bulunmak
- predict
- öngörüde bulunmak
- predict
- -e dair kehanette bulunmak
- predict
- önceden söylemek
- predict
- haber vermek
- failure prediction
- arıza tahmini
- predict
- önceden bildirmek
- predict
- önceden sezme
- to make a prediction
- Bir tahminde bulunmak için
- Coupled Ocean Atmosphere Mesoscale Prediction System
- (Askeri) Kuplajlı Okyanus Atmosferik Mezosferik Ölçekli Tahmin Sistemi
- Navy Operational Global Atmospheric Prediction System
- (Askeri) Deniz Kuvvetleri Harekat Küresel Atmosfer Tahmin Sistemi
- area radar prediction analysis
- (Askeri) BÖLGE RADAR TAHMİNİ ANALİZİ: Radar hedef tahminlerinin hazırlanmasında kullanılması için önemli radar bilgilerini sağlamak üzere tasarlanan radar hedef istihbaratı çalışması
- climate prediction center
- (Meteoroloji) iklim tahmin merkezi
- directional radar prediction
- (Askeri) TAHMİNİ RADAR YÖNLENDİRMESİ: Belirli bir yön için yapılan radar tahmini
- fallout prediction
- (Askeri) SERPİNTİ TAHMİNİ: Bir nükleer patlama öncesi veya hemen sonrasında askeri açıdan önemli olan radyoaktif miktarının ve muhtemel kirlenme sahalarının tahmini olarak belirlenmesi
- fallout prediction
- (Askeri) serpinti tahmini
- imminent prediction
- (Çevre) erken tahmin
- impact point prediction; industrial preparedness program
- (Askeri) darbe noktası tahmini; endüstriyel hazırlıklılık programı
- naval warfare publication; numerical weather prediction
- (Askeri) deniz kuvvetleri harp yayını; Sayısal Hava Tahmini
- post strike fallout prediction
- (Askeri) TAARRUZ SONRASI SERPİNTİ HESAPLAMASI
- postburst fallout prediction
- (Askeri) İNFİLAK SONRASI SERPİNTİ HESAPLAMASI
- predict
- bir şeyin vukuunu önceden haber vermek
- predict
- predictionkehanet
- predict
- önceden haber verme
- predict
- {f} önceden söylemek: That economist predicted the present recession. O ekonomist şimdiki durgunluğun olacağını önceden söylemişti
- radar prediction
- (Askeri) RADAR KESTİRMESİ: Radar ekranında görülen ışıklı lekelerin görüntüsü daha önce pilota fotoğraf olarak verilir. Pilot buna göre hedefi radar görüntüsü ile değerlendirerek bombalar. Bu fotoğraf, hedef bölgesinin özel yapılmış kabartma modeli üzerine karanlık odada uçağın bulunacağı yer olarak kabul edilen noktadan arazi modeli aydınlatılarak, yamaçlara vuran ışıkla aydınlanan kısımların düşey olarak fotoğrafının çekilmesiyle elde edilir
- stochastic prediction
- (Askeri) stokastik tahmin
- storm prediction center
- (Meteoroloji) fırtına tahmin merkezi
Связанные Термины
Английский Язык - Английский Язык
Определение prediction в Английский Язык Английский Язык словарь
- A statement of what will happen in the future
It's tough to make predictions, especially about the future. Yogi Berra or Robert Storm Petersen (in translation from Danish).
- a prophecy
- To be able to predict future events before they occur
- {n} a foretelling, prophesy, tocken
- If you make a prediction about something, you say what you think will happen. He was unwilling to make a prediction about which books would sell in the coming year Weather prediction has never been a perfect science. a statement about what you think is going to happen, or the act of making this statement prediction of
- A scientific model to explain what happens, and why it happens
- A learning strategy that involves taking information gained from listening or reading, identifying questions that emerge, and then guessing the answers before the answers are apparent Prediction can facilitate understanding and remembering
- 1 the act of predicting 2 an instance of this; something predicted; prophecy
- Prediction is defined as Use of a CFD model to foretell the state of a physical system under conditions for which the CFD model has not been validated (AIAA G-077-1998)
- of tides: The mathematical process in which the values of the basic harmonic constituents for a given location are projected into the future, and their amplitudes added for any given time to obtain the predicted tidal height; nowadays performed mostly by computers; mechanical tide predicting machines having been used frequently in the past See also Fourier series
- A specific statement about a future condition Usually made by non-experts (who would like to add qualifications or ranges) An example would be "who is going to win the football game this week"
- The act of foretelling; also, that which is foretold; prophecy
- The value of the payoff that a classifier calculates it will receive
- Forecast or extrapolation of the future state of a system from current or past states
- the act of predicting (as by reasoning about the future) a statement made about the future
- An indication in advance based on observation, experience, or scientific reason (A state in advance as to what one believes will happen, a foretelling )
- the act of predicting (as by reasoning about the future)
- A projection in advance of an event based on observation, experience, or scientific reason
- a statement made about the future
- The prediction of one variable (Y) on the basis of one or more predictor variables (Xi)
- Using computer models to forecast an occurrence, eg the weather or what is likely if a pilot makes an error
- {i} prognostication, divination; prophecy, soothsaying; forecasting, act of foretelling
- The explanation of an event that has not yet occurred by reference to observed regularities in the natural world Recommended Reading: Wesley C Salmon, Causality and Explanation (Oxford, 1997) {at Amazon com}; Peter Spirtes, Clark Glymour, and Richard Scheines, Causation, Prediction, and Search (MIT, 2001) {at Amazon com}; Judea Pearl, Causality: Models, Reasoning, and Inference (Cambridge, 2001) {at Amazon com}; and Karl Raimund Popper, Conjectures and Refutations: The Growth of Scientific Knowledge (Routledge, 1992) {at Amazon com} Also see OCP and noesis
- foretelling
- prediction market
- speculative market with the purpose of making predictions
- predict
- to state, or make something known in advance, especially using inference or special knowledge
- predict
- to foretell, foresee or prophesy
- predict
- to foretell
- predict
- Suggest what may happen based on available information
- predict
- {v} to foretel, prophesy, foreshow
- A prediction
- predict
- a prediction
- prevision
- optimistic prediction
- forecast which predicts positive results, positive prediction
- predict
- make a prediction about; tell in advance; "Call the outcome of an election"
- predict
- If you predict an event, you say that it will happen. The latest opinion polls are predicting a very close contest He predicted that my hair would grow back `in no time' It's hard to predict how a jury will react `The war will continue another two or three years,' he predicted. to say that something will happen, before it happens prediction (past participle of praedicere )
- predict
- To tell beforehand
- predict
- indicate by signs; "These signs bode bad news"
- predict
- is used by the MeasurementModel to create a new MeasurementSet using a SourceModel and another MeasurementSet as a paraform of where to sample the data
- predict
- To tell or declare beforehand; to foretell; to prophesy; to presage; as, to predict misfortune; to predict the return of a comet
- predict
- {f} prophesy, foretell, announce in advance
- predict
- Predict changes in developmental phenomena
- predict
- make a prediction about; tell in advance; "Call the outcome of an election
- predict
- to foretell or prophesy
- predictions
- plural of prediction
Связанные Термины
prediction
Расстановка переносов
pre·dic·tionТурецкое произношение
pridîkşınСинонимы
forecast, prognosis, prognostication, of event anticipation, augury, cast, conjecture, crystal gazing, divination, dope, forecasting, foresight, foretelling, fortune-telling, guessПроизношение
/prēˈdəksʜən/ /priːˈdɪkʃən/
Этимология
() predict + -ionResimler
Видео
... simulation which can be used for the direct prediction for ...
... future prediction. ...
История
Избранное