Cuma gösterisi için mevcut hiç bilet yoktu.
- There were no tickets available for Friday's performance.
Bu kitabın hem sert hem de yumuşak kapak sürümleri mevcuttur.
- The book is available in both hard and soft-cover versions.
Şu anda müsait değilim.
- I'm not available right now.
John şu an müsait mi?
- Is John available now?
İşe yarar bir yardım var mı?
- Is there any help available?
Bu gece için mevcut bir oda var mı?
- Is there a room available for tonight?
Bu teklif beş gün için geçerlidir.
- This offer is available for five days.
Böyle müfredat dışı dersler yalnızca fende zorluk çeken çocuklar için geçerlidir.
- Such extra-curricular classes are available only for children who have difficulties in science.
Biletler Lions Kulübü üyelerinden elde edilebilir.
- Tickets are available from Lions Club members.
Biletler Lions Kulübü üyelerinden elde edilebilir.
- Tickets are available from Lions Club members.
Sözlük şimdi Android telefonlar için bir uygulama olarak kullanılabilir.
- The dictionary is now available as an app for Android phones.
Bu daktilo kullanılabilir mi?
- Is this typewriter available?
Servisler hazır olacak.
- Shuttles will be available.
Ayrıntılar hemen hazır değildi.
- Details weren't immediately available.