O, binaya girdiğinde, ani bir çığlık sesiyle korkutuldu. - When he entered the building, he was frightened by a sudden cry.

Ormandan gelen sesler kaşifleri korkuttu. - The voices coming from the jungle frightened the explorers.

Görüntüden korkmuştu. - He was frightened by the sight.

Tom muhtemelen korkmuş. - Tom is probably frightened.

Kuştan korkan darı ekmez. - He who is frightened of a sparrow will never sow barley.

Gerçeklik ve gerçek dışılık, kişinin ruhu için önemlidir. - Reality and irreality are both important for one's psyche.

Tom ve Mary ruhsatlı psikolog mu? - Are Tom and Mary licensed psychologists?

Benim için sürpriz oldu, ünlü psikolog çocuk kaçırmakla suçlandı. - To my surprise, the noted psychologist was accused of a kidnapping.

Niçin Tom'un bir psikolog olmayı seçtiğini düşünüyorsun? - Why do you think Tom chose to become a psychologist?

Tom heyecanlanmış olmalı. - Tom must've been thrilled.

Tom heyecanlanmış görünmüyor. - Tom doesn't look thrilled.

Kedi akşam yemeği için balık aldığında sevinçten heyecanlandı. - My cat is thrilled with joy when she gets fish for dinner.

Herkes onun hikayesi tarafından çok heyecanlandı. - Everybody was thrilled by his story.

I'm getting myself psyched up to cross the rope bridge.

the psych ward.