Geçen sene Bayan Kato sizin öğretmeniniz miydi?
- Was Ms. Kato your teacher last year?
Babası geçen sene ölmüş.
- His father died last year.
Yıllar önce orada bir kale vardı.
- There was a castle here many years ago.
O üç yıldır Japonya'da.
- He has been in Japan for three years.
Benim babam sadece on beş yaşında.
- My father is only fifteen years old.
Babam yakında kırk yaşında olacak.
- My father will soon be forty years old.
Tom son iki yıldır para çalıyordu ve Mary bunu her zaman biliyordu.
- Tom was stealing money for the last two years, and Mary knew it all the time.
Böyle bir mikrodalga fırınla, her zaman Yılbaşı gecesidir!
- With a microwave oven like this, it's always New Year's Eve!
Ruslar Fransız yollarını kopyalar, ancak daima elli yıl sonra.
- The Russians copy the French ways, but always fifty years later.
İskoçyalı ve en az on iki yıllık değilse, o zaman viski değildir.
- If it's not from Scotland and it hasn't been aged at least twelve years, then it isn't whisky.
On yıl uzun bir zamandır.
- Ten years is a long time.
Gelecek yıl zor olacak.
- Next year will be tough.
Tom geçen yıl zor günler geçirdi.
- Tom had a rough time last year.