ödünç ver

listen to the pronunciation of ödünç ver
Турецкий язык - Английский Язык
lend

Can you lend me a stapler? - Bana bir zımba ödünç verebilir misiniz?

Lend me your dictionary, please. - Bana sözlüğünü ödünç ver, lütfen.

{f} loaning
{f} lending

I wonder if you would mind lending me your car for a couple of days. - Birkaç günlüğüne arabanı bana ödünç vermenin bir sakıncası olup olmadığını merak ediyorum.

Thank you for lending us the book. - Bize kitabı ödünç verdiğin için teşekkür ederim.

{f} lent

I lent Tom and Paula my camera. - Tom ve Paula'ya kameramı ödünç verdim.

He spent all the money that his friend had lent him. - Arkadaşının ona ödünç verdiği tüm parayı harcadı.

{f} loan

Tom wanted Mary to loan him some money. - Tom Mary'den ona biraz para ödünç vermesini istedi.

The bank loaned her 500 dollars. - Banka ona 500 dolar ödünç verdi.