Bazen kardiyovasküler hastalığın ilk belirtisi ölümdür.
- Sometimes the first symptom of cardiovascular disease is death.
İnsan ölümlerinin çoğuna, sigara dumanı neden olmuştur.
- A lot of human deaths are caused by smoking cigarettes.
Kalkışımızı yağmur nedeniyle erteledik.
- We put off our departure because of the rain.
Şiddetli yağmur, onların kalkışını erteledi.
- The heavy rain made them put off their departure.
Ayrılışını niçin ertelediğini biliyor musun?
- Do you know why he put off his departure?
Ayrılış tarihinizi öğrenebilir miyim?
- May I know the date of you departure?
Teslim olmak zorundaysam, ölmeyi tercih ederim.
- If I had to surrender, I'd rather choose death.
Kan kaybından ölmeyeceksin.
- You won't bleed to death.
İnsan ölümlerinin çoğuna, sigara dumanı neden olmuştur.
- A lot of human deaths are caused by smoking cigarettes.
Kömür sobasıyla uyumamalısınız. Çünkü karbonmonoksit olarak adlandırılan çok zehirli bir gaz içerir. Kömür sobasıyla uyumak ölümle sonuçlanabilir.
- You shouldn't sleep with a coal stove on because it releases a very toxic gas called carbon monoxide. Sleeping with a coal stove running may result in death.
Kömür sobasıyla uyumamalısınız. Çünkü karbonmonoksit olarak adlandırılan çok zehirli bir gaz içerir. Kömür sobasıyla uyumak ölümle sonuçlanabilir.
- You shouldn't sleep with a coal stove on because it releases a very toxic gas called carbon monoxide. Sleeping with a coal stove running may result in death.
O, babasının ölümünden sonra ailesi için baş vurulacak tek kişiydi.
- He was the only recourse for his family after his father's death.
Onlar söylenemeyecek miktarda ölüm ve yıkıma neden oldular.
- They caused an untold amount of death and destruction.
Savaş kente ölüm ve yıkım getirdi.
- The war brought about death and destruction in the city.
Tom gidişini ertelemeye karar verdi.
- Tom decided to postpone his departure.
Gidişini ertelemeye karar verdi.
- He decided to postpone his departure.
Çim'de, hareket istasyonuna gitmek ve tren biletleri orada almak zorundasın.
- In China, you have to go to the departure station and buy train tickets there.
Ölümün neye benzediği hakkında bir fikrim yok.
- I have no idea what death is like.
Oğlunun ölümü üzerine ağladı.
- She wept over her son's death.
When death walked in, a chill spread through the room.
The death of my grandmother saddened the whole family.
... The second point is the death of media is caused more by ...
... In Japan, they even have a word for death by overwork. ...