as nourishment, more recently replaced by on

listen to the pronunciation of as nourishment, more recently replaced by on
Английский Язык - Турецкий язык

Определение as nourishment, more recently replaced by on в Английский Язык Турецкий язык словарь

with
{e} ile

Lütfen bir dolmakalem ile yaz. - Please write with a pen.

Batman, Robin ile arkadaştır. - Batman is friends with Robin.

with
yanında

Ben, bu tartışmada onların yanında yer aldım. - I took sides with them in the argument.

Ne yazık ki yanında sadece beş dolar vardı. - Unfortunately she only had five dollars with her.

with
yanına

Herkese karşı kaba davranamazsın ve sonsuza dek onun yanına kalacağını bekleyemezsin. - You can not be rude to everyone and expect to get away with it forever.

Tom böyle bir şey yapamaz ve yanına kar kalmaz. - Tom can't do such a thing and get away with it.

with
-in lehinde
with
canlı

O, arkadaş canlısı kahverengi gözlerle bana gülümsedi. - She smiled at me with friendly brown eyes.

Cumartesi günü benimle bir oyunun canlı performansını görmek ister misin? - Would you like to see a live performance of a play with me Saturday?

with
uyanık
with
ile beraber

Merhaba çocuklar, ben Tom'um ve Mary ile beraber buradayım. - Hello guys, I'm Tom and I'm here with Mary.

Leyla, Sami ile beraber uyuşturucu kullanıyordu. - Layla was doing drugs with Sami.

with
-i olan
with
-e karşın
with
-den yana
with
-e karşı
with
-e rağmen
with
sayesinde

Yeteneğin sayesinde çok para kazanabilmelisin. - With your talent, you should be able to make a lot of money.

Yardımın sayesinde başarabildim. - With your help, I could succeed.

with
nedeniyle

Tom soğuk algınlığı nedeniyle hastalandı ve okula gidemedi. - Tom came down with a cold and couldn't go to school.

Hastalık nedeniyle ödevimde erkek kardeşime yardım ettirmek zorunda kaldım. - I had to have my brother help me with my homework due to illness.

with
geri

O bir hafta içinde geri dönecek. - She will be back within a week.

Bence herkes biraz pişmanlık ile kendi çocukluğuna geri bakar. - I think everyone looks back on their childhood with some regret.

with
ile beraber/birlikte, ile: She's living with her aunt. Teyzesiyle beraber oturuyor. Will you come with us? Bizimle gelir misin? Wisdom
with
-li
with
(İnşaat) ile, birlikte
with
edat
Английский Язык - Английский Язык
with

I am fain to dine and sup with water and bran.

as nourishment, more recently replaced by on

    Расстановка переносов

    as nourishment, more re·cent·ly re·placed by on

    Произношение

Избранное