herhangi bir

listen to the pronunciation of herhangi bir
Турецкий язык - Английский Язык
certain

Tom certainly works as hard as anyone else on his team. - Tom kesinlikle takımındaki herhangi biri kadar çok çalışıyor.

I met her on a certain winter day. - Herhangi bir kış gününde ona rastladım.

any, just any
some

All this worldly wisdom was once the unamiable heresy of some wise man. - Bütün bu dünyevi bilgelik bir zamanlar herhangi bir bilge adamın sevimsiz sapıklığıydı.

It's not something anyone can do. - Bu herhangi birinin yapabileceği bir şey değil.

whatever

You have nothing whatever to be embarrassed about. - Hakkında mahcup olacağın herhangi bir şey yok.

You have nothing whatever to worry about. - Hakkında endişe edeceğin herhangi bir şey yok.

whatsoever

I have no interest whatsoever in eating English food. - Herhangi bir İngiliz yemeğini yemeğe ilgim yok.

You are under no obligation whatsoever to share this information. - Bu bilgiyi paylaşmak için herhangi bir zorunluluk altında değilsin.

a
any

Do you have any condoms? - Herhangi bir prezervatifin var mı?

Can you see anything at all there? - Orada herhangi bir şey görebiliyor musun?

herhangi bir şey
anything

Don't you have anything smaller than that? - Ondan daha küçük herhangi bir şeyin yok mu?

I am not frightened of anything. - Herhangi bir şeyden korkmam.

herhangi bir biçimde kolu olan
arm, in any form
herhangi bir kere
Any time
herhangi bir kimse yaşamak
To anyone living
herhangi bir konuda bilgi vermek
To provide information on any subject
herhangi bir konuyu resimlerle anlatmak
any topic with pictures to tell
herhangi bir sebeple acelecilik
rash for any reason
herhangi bir devletin egemenliğine bağlı olmayan
(Hukuk) res communis
herhangi bir gecikme var mı
Are there any delays
herhangi bir ilaca alerjiniz var mı
Are you allergic to any medications
herhangi bir ilaca karşı alerjim yok
I'm not allergic to any drugs
herhangi bir sorun olduğu takdirde arayabileceğim birkaç numara verin lütfen
Please give me some numbers to call in case of trouble
herhangi bir yerde
somewhere

I have Tom's address somewhere. - Herhangi bir yerde Tom'un adresine sahibim.

herhangi bir yere
whithersoever
herhangi bir şekilde
anywise
herhangi bir şekilde
somehow
herhangibir
any
herhangi bir yer
anyplace
bu ilacın herhangi bir yan etkisi var mı
Are there any side effects associated with this medicine
herhangi bir yer
anywhere

Is there a telephone anywhere? - Herhangi bir yerde bir telefon var mı?

Tom says he thinks he could live anywhere. - Tom herhangi bir yerde yaşayabileceğini sandığını söylüyor.

kronik herhangi bir hastalığınız var mı
Do you have any chronic diseases
vücutta herhangi bir kanalın daralması
stenosis
Турецкий язык - Турецкий язык
Belli olmayan, rastgele bir (kimse veya şey)
herhangi bir şeye talim etmek
Az para karşılığında çalışmak
herhangi bir şeye talim etmek
Hep aynı şeyi yemek zorunda olmak
herhangi bir
Избранное