Geç kaldığım için üzgünüm.
- I'm sorry about being late.
Geç kaldığım için üzgünüm.
- I'm sorry I'm so late.
Affedersiniz, yanlış bir şey mi yaptım?
- I'm sorry, did I do something wrong?
Affedersiniz, adınızı unuttum.
- I'm sorry, I've forgotten your name.
Onu işittiğime üzüldüm.
- I am sorry to hear that.
... I'm sorry, no amount of mind-body medicine ...
... Sorry to eat. ...