Almanlar tutumlu bir millettir.
- Germans are a frugal people.
İngilizler becerikli bir millettirler.
- The English are a practical people.
Bir ankete göre, insanların beşte üçü uluslararası konulara ilgisiz.
- According to a survey, three in five people today are indifferent to foreign affairs.
Bu onların diğer uluslarla ortak neye sahip olduklarıdır.
- This is what they have in common with other peoples.
Kasabada veya kasabanın yakınında bir veya iki büyük fabrika kurulduysa, insanlar iş bulmaya gider, ve yakında bir endüstriyel alan büyümeye başlar.
- After one or two large factories have been built in or near a town, people come to find work, and soon an industrial area begins to develop.
Seyahat, insanları bilgili yapar.
- Traveling makes people knowledgeable.
Dünyada birçok insan açtır.
- Many people in the world are hungry.
Dünya aptal insanlarla dolu.
- The world is full of dumb people.
Kalabalık bir insan grubu toplandı.
- A large crowd of people gathered.
Yarış, bir milyona yakın bir kalabalık tarafından izlendi.
- The race was watched by a crowd of nearly a quarter of a million people.
Onun romanları genç kişiler arasında ünlüdür.
- His novels are popular among young people.
Cömertlik bazı kişilerde doğuştandır.
- Generosity is innate in some people.
Yanan arabalar, ölen insanlar vardı ve kimse onlara yardımcı olamadı.
- There were cars burning, people dying, and nobody could help them.
Bir grup insanın bizimle birlikte su kayağına gideceğini düşünmüştüm. Fakat kesinlikle başka hiç kimse gelmedi.
- I thought a bunch of people would go water skiing with us, but absolutely no one else showed up.
Konserde çok fazla kişi vardı.
- There were too many people at the concert.
Ailemde dört kişi var.
- There are four people in my family.