Sen görevlerini yaptın mı?
- Did you do your tasks?
Bizim sorunlarımız yok. Yalnızca görevlerimiz var.
- We don't have problems. We only have tasks.
Askerî uçakların sadece yarısı savaşa katılabilir. Kalanlar ise başka görevler için kullanılır.
- Only half of all military planes can fight. The rest are used for other tasks.
Belli görevler için bilgisayarım çok yararlı olabilir.
- For certain tasks, my computer can be very useful.
Görevi tamamlamak için daha fazla zamana ihtiyacı vardı.
- He needed more time to complete the task.
Stajyer, görevin yüküne dayanamadı.
- The trainee could hardly bear the burden of the task.
Bir ülkeyi yönetmek kolay bir iş değildir.
- To rule a country is not an easy task.
Bir ülkeyi yönetmek kolay bir iş değildir.
- To rule a country is no easy task.
O, çok dikkatli yazmasına rağmen, yazma ödevinde çok sayıda hataları vardı.
- Although he was writing carefully, he had many mistakes in his writing task.
... Revolution had to do with the application of scientific ideas to the basic tasks of ...
... these tasks? ...