It's about to rain; bring in the clothes.
- Yağmur yağmak üzere; giysileri getir.
It has been raining since Sunday.
- Pazardan beri yağmur yağmaktadır.
Tomorrow it will rain in the south of England.
- Yarın İngiltere'nin güneyinde yağmur yağacak.
I think it won't rain tomorrow.
- Bence yarın yağmur yağmayacak.
Since it was raining, we stayed at home.
- Yağmur yağdığı için evde kaldık.
I called a cab, because it was raining.
- Bir taksi çağırdım çünkü yağmur yağıyordu.