Ilık, güneşli bir gün piknik için idealdir.
- A warm, sunny day is ideal for a picnic.
Ada yıl boyunca ılıktır.
- The island is warm all year.
Bir sürü samimi sözler söylendi.
- A lot of warm words were said.
Gerçekten Tom'un yeterince samimi olduğunu düşünüyor musun?
- Do you really think Tom is warm enough?
Bu çiçekler sıcak ülkelerde yetişir.
- These flowers grow in warm countries.
Onun ellerinin sıcaklığını hatırlayabiliyorum.
- I can remember the warmth of his hands.
Bugün hava güzel ve sıcak.
- It is nice and warm today.
Bugün güzel ve sıcak.
- It's nice and warm today.
Tom sıcakkanlı ve cömerttir.
- Tom is warm and generous.
Tom ateşle kendisini ısıttı.
- Tom warmed himself by the fire.
Kendisini ateşle ısıttı.
- She warmed herself by the fire.
Bu aile bana nezaket ve içtenlikle karşıladı.
- This family gave me a warm welcome.
Sanırım film içten bir filmdi.
- I think the movie is a very heart warming one.