Tom zaman zaman Mary'yi anne babasının evinde ziyaret eder.
- Tom occasionally visited Mary at her parents' house.
Fibonacci sayıları doğada zaman zaman görünür.
- Fibonacci numbers show up occasionally in nature.
Bu şehirde ciddi bir su sıkıntısı var, yani biz bazen banyo olmaktan vazgeçmeliyiz.
- There is a severe shortage of water in this city, so we must give up having a bath occasionally.
Bazen işler planlandığı gibi gitmez.
- Occasionally, things don't go as planned.
Onlar beni ara sıra ziyaret ettiler.
- They visited me occasionally.
Robert ara sıra beni ziyaret eder.
- Robert occasionally visits me.