Karanlıkta araba sürmek uçmak gibidir.
- Driving in the dark feels like flying!
Trenle seyahat etmeyi uçmaya tercih ederim.
- I prefer traveling by train to flying.
Tom binlerce saatlik uçuş zamanı olan uzman bir pilottur.
- Tom is an expert pilot with thousands of hours of flying time.
Etrafta uçuşan bir sürü can sıkıcı böcekler vardı.
- There were a lot of annoying insects flying around.
Bir ağacın üzerinde uçan bir kuş gördüm.
- I saw a bird flying over a tree.
Dün gece uçan bir UFO gördü.
- He saw a UFO flying last night.
Havada uçan bir kuş sürüsü gördüm.
- I saw a flock of birds flying aloft.
Yarın Los Angeles'a uçuyoruz.
- We are flying to Los Angeles tomorrow.